O kadar güzel yerleri var ki. O kadar gelişmiş ki Ben tabi hayran kaldım. Yine olsa yine giderim.
Bazı beğenmediğim şeyler oldu tabi. En büyük sıkıntım kapalı mekanlar da bile sigara içiyorlar. Her yer tütün kokuyor. Özellikle bakırcılar çarşısına gidilen yol ve dükkanlar, pasajlar hep sigara kokulu. Belediye çok sıkı çalışmalı bu konuda.
Yukarı da gördüğünüz tüm fotoğraflar Gaziantep Hayvanat Bahçesine aittir. Kesinlikle gezin. Ben bir günü buraya ayırmak isterdim. Çünkü hayvanat bahçesine burç ormanından geçiliyor. Hayvanat bahçesini gezdikten sonra burç ormanında da piknik keyfi güzel olur. Bizim gittiğimizde havalı kapalı idi, sonrasında da yağmur yağdı :(
Veee Zeugma Müzesi. Hayatımda gezdiğim en süper müze. Tabi bunu sadece ben demiyorum ki; bir çok ülkeden ödüllü bir müze. Yapılan emeğe helal olsun. İnşallah ülkemizde de daha fazla müze açılır. Müze de çok eğlendik. İlk girişte gördüğünüz bir projektör ile yere resim yansıtmışlar. Orada yürüyorsunuz yaprak kenara çekiliyor. Ayrıca bir sürü tablet masa vardı. Mozaik tamamlama, mozaik üzerinde kum süpürme, mozaik üzerinde ipucu bulma süperdi. :)
Tahmis kahvesi (ilk fotoğraf) oturacak yer bulamadık. 1635 yılında yapılmış ve o zamandan günümüze kadar güzel bir şekilde kullanılıyor.
Mağara cafe çok serin ve güzeldi (2.fotoğraf)
Atamızın Gaziantep'e geldiğinde konuşma yaptığı balkon. En hoşuma giden görüntüydü. Çiçeklerle süslemişler ve hala o şekilde duruyor. (3. fotoğraf) Bir çok cami, manastır ve eski evlerde hala kurşun izleri duruyor. Özellikle kapatmamışlar. Tarihimiz canlı canlı duruyor.
Diğer fotoğraflar botanik bahçeden. Buraya da gidin içiniz açılır. Yanınızda termos çay alın orada oturup için süper.
En son fotoğraf ise dönüşümüz :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder